Halis GÜLER
Köşe Yazarı
Halis GÜLER
 

Ne seçimi beyim, bizim derdimiz geçim geçim!..

Değerli dostlar; Önceki gün Mudurnu köylerini gezdim... İsmini vermeyeyim köylerin... Çünkü, "Oy yoksa hizmet de yok" mantığı hakim bu ülkede... Tanımıyor bilmiyorum insanlarını... Ama benim Anadolu insanım işte... Baktım yol kenarında yeşillik alanda oturuyor, 5-6 köylü... Selam verdim, hoş-beşten sonra sordum: - "Ekonomi nasıl, geçinebiliyor musunuz?" dedim... Garibimden biraz da çekinerek ama dobra cevap; - "Ne ekonomisi, ekonomi mi kaldı?.. Perişanlık diz boyu!.." - "Geçinebiliyor musunuz?.." - "Ne geçimi beyim. Bu hayat pahalılığı ile baş etmek zor.." - "Ne iş yapıyorsunuz?.." - "İş bulabilirsek inşaatlarda çalışıyoruz.." - "Seçim?.." - "Onu geç beyim ne seçimi, bizim derdimiz geçim, geçim!.." - "İktidardan memnun musunuz?.." Yine cevap verip vermemekte tereddütlüler... Birbirlerinin suratına bakıyor; - "Hiç memnun değiliz ama ne yapacan!.. Çaresizlik... Başka kimse var mı?.. Muhalefet var mı?.. Yok... Yine yaparsa bu yapar... Bu bozdu her şeyi, bu yapar herhalde!.." - "Peki Allaha emanet olun.." Başka bir köy... Köy çok bakımsız. Her taraf yıkık, harabe evlerle dolu... Bir bahçeli evin önünde durduk... Karı-koca ile sohbet ettik bahçe kapısı önünde...... Ormana sırtını vermiş iki katlı bir ev büyükçe bir bahçe ve içinde traktör... Köyün zenginlerinden belli... Hanımı Ayşe teyze, siparişle peynir yapıp satıyormuş... Çocukları şehirlere gitmiş... Biraz köyü konuştuk, köylerin boşaldığını, kimsenin kalmadığını, bir köylünün Almanya'ya gittiğini aradan biraz zaman geçtikten sonra gelip köyün yarısını aldığını ama köye bir çivi dahi çakmadığını anlattı... Veee en önemlisi de "Cemaatçi, Süleymancılardan. Bütüüün parasını oraya veriyor" dedi... Hayat pahalılığından yakındı... "Traktörün var" dedim... "Mazot kaç lira biliyor musun, belimizi o büküyor" dedi... Konuşmamız şöyle devam etti: - "Geçinebiliyor musunuz?.." - "Evet, benim fındıklığım var. Oradan kazancım var. Koyunlarım var, hanımla süt, peynir, yoğurt yapıyoruz. Tavuklar var, yumurta satıyoruz..." - "Kime vereceksiniz oyunuzu?.." - "Ben hep rahmetli Ecevit'e vermiştim. Daha sonra Kılıçdaroğlu'na verdim. Ama hanım vermiyor..." Hanımı Ayşe teyze söze girdi: - "CHP'ye vermeeeem. Gözümle gördüm televizyonda. O Kılıçdaroğlu, kadının başörtüsünü eliyle çekip çıkardı. Oy verir miyim ona..." "Yok, o yalan, Kılıçdaroğlu başörtüsünün serbest olması için çabaladı" falan dedimse de "Gözlerimle gördüm atelevizyonda (ahaber) dedi. İşte köydeki algı ve Ayşe teyze üzerindeki etkisi... - "Şimdi oyunu kime vereceksin, bu belediye seçimi, particilik olmaz sanırım..." - "He beyim, MHP'li aday. İyi bir insan. İş yapar. Partisini sevmiyorum, Bahçeli'yi sevmiyorum. Daha önce söylemediğini bırakmadı, sonra gitti Erdoğan'a yanaştı... Adam yalan da söylese, bu Bahçeli doğru diye bağırıyor... Muhsin Yazıcıoğlu'nu öldürdüler. O yaşasaydı şimdi o başkandı. Yiğit, mert adamdı. Allah rahmet eylesin..." - "Seçim sonucu ne olur...? - "Çok umurumda değil, bu kötü gidişat devam eder..." İşte mini bir anket, işte ahalinin ekonomi ve seçim yorumu... Sağlıklı günler diler kafayı sıyırmış vatandaş Halis Güler... Selamlar, sevgiler...  
Ekleme Tarihi: 28 Mart 2024 - Perşembe

Ne seçimi beyim, bizim derdimiz geçim geçim!..

Değerli dostlar;

Önceki gün Mudurnu köylerini gezdim...

İsmini vermeyeyim köylerin...

Çünkü, "Oy yoksa hizmet de yok" mantığı hakim bu ülkede...

Tanımıyor bilmiyorum insanlarını...

Ama benim Anadolu insanım işte...

Baktım yol kenarında yeşillik alanda oturuyor, 5-6 köylü...

Selam verdim, hoş-beşten sonra sordum:

- "Ekonomi nasıl, geçinebiliyor musunuz?" dedim...

Garibimden biraz da çekinerek ama dobra cevap;

- "Ne ekonomisi, ekonomi mi kaldı?.. Perişanlık diz boyu!.."

- "Geçinebiliyor musunuz?.."

- "Ne geçimi beyim. Bu hayat pahalılığı ile baş etmek zor.."

- "Ne iş yapıyorsunuz?.."

- "İş bulabilirsek inşaatlarda çalışıyoruz.."

- "Seçim?.."

- "Onu geç beyim ne seçimi, bizim derdimiz geçim, geçim!.."

- "İktidardan memnun musunuz?.."

Yine cevap verip vermemekte tereddütlüler...

Birbirlerinin suratına bakıyor;

- "Hiç memnun değiliz ama ne yapacan!.. Çaresizlik...

Başka kimse var mı?..

Muhalefet var mı?..

Yok...

Yine yaparsa bu yapar...

Bu bozdu her şeyi, bu yapar herhalde!.."

- "Peki Allaha emanet olun.."

Başka bir köy...

Köy çok bakımsız. Her taraf yıkık, harabe evlerle dolu...

Bir bahçeli evin önünde durduk...

Karı-koca ile sohbet ettik bahçe kapısı önünde......

Ormana sırtını vermiş iki katlı bir ev büyükçe bir bahçe ve içinde traktör...

Köyün zenginlerinden belli...

Hanımı Ayşe teyze, siparişle peynir yapıp satıyormuş...

Çocukları şehirlere gitmiş...

Biraz köyü konuştuk, köylerin boşaldığını, kimsenin kalmadığını, bir köylünün Almanya'ya gittiğini aradan biraz zaman geçtikten sonra gelip köyün yarısını aldığını ama köye bir çivi dahi çakmadığını anlattı...

Veee en önemlisi de "Cemaatçi, Süleymancılardan. Bütüüün parasını oraya veriyor" dedi...

Hayat pahalılığından yakındı...

"Traktörün var" dedim...

"Mazot kaç lira biliyor musun, belimizi o büküyor" dedi...

Konuşmamız şöyle devam etti:

- "Geçinebiliyor musunuz?.."

- "Evet, benim fındıklığım var. Oradan kazancım var. Koyunlarım var, hanımla süt, peynir, yoğurt yapıyoruz. Tavuklar var, yumurta satıyoruz..."

- "Kime vereceksiniz oyunuzu?.."

- "Ben hep rahmetli Ecevit'e vermiştim. Daha sonra Kılıçdaroğlu'na verdim. Ama hanım vermiyor..."

Hanımı Ayşe teyze söze girdi:

- "CHP'ye vermeeeem. Gözümle gördüm televizyonda. O Kılıçdaroğlu, kadının başörtüsünü eliyle çekip çıkardı. Oy verir miyim ona..."

"Yok, o yalan, Kılıçdaroğlu başörtüsünün serbest olması için çabaladı" falan dedimse de "Gözlerimle gördüm atelevizyonda (ahaber) dedi.

İşte köydeki algı ve Ayşe teyze üzerindeki etkisi...

- "Şimdi oyunu kime vereceksin, bu belediye seçimi, particilik olmaz sanırım..."

- "He beyim, MHP'li aday. İyi bir insan. İş yapar. Partisini sevmiyorum, Bahçeli'yi sevmiyorum. Daha önce söylemediğini bırakmadı, sonra gitti Erdoğan'a yanaştı... Adam yalan da söylese, bu Bahçeli doğru diye bağırıyor... Muhsin Yazıcıoğlu'nu öldürdüler. O yaşasaydı şimdi o başkandı. Yiğit, mert adamdı. Allah rahmet eylesin..."

- "Seçim sonucu ne olur...?

- "Çok umurumda değil, bu kötü gidişat devam eder..."

İşte mini bir anket, işte ahalinin ekonomi ve seçim yorumu...

Sağlıklı günler diler kafayı sıyırmış vatandaş Halis Güler...

Selamlar, sevgiler...

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve martigazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.